Hz. Peygamber ve Şahsiyet İnşası

Merhameti kuşanalım, öfkemizi kontrol edelim O’nun (sas) gibi… Bir ipek gibi sarar merhamet. Dokunduğu gönlü hoş eder, girdiği yüreği sarıp sarmalar, bulunduğu ortamı yumuşatır. Rikkat hakim olur kalplerde. Öfke ise demirden bir zırh. Dokunduğu gönlü acıtır, girdiği yeri kırıp döker, bulunduğu ortamı karartır. Kabalık hakim olur kalplerde. “Allah’a ve Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin.” (Âl-i İmrân, 3/ 132.) ilahi hitap ile “İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez.” (Buhârî, Tevhîd, 2) nebevi beyan doğrultusunda kuşanalım merhameti, kontrol edelim öfkemizi. İyiliği yayalım kötülüğe engel olalım O’nun (sas) gibi… Bir doğruluk hareketidir iyilik. Dokunduğu gönlü zenginleştirir, girdiği yüreğe güzellik tohumları eker, bulunduğu ortamı yeşertir. Huzur hâkim olur kalplerde. Kötülük ise durgun bir su. Dokunduğu gönlü yoksun eder, girdiği yeri kokuşturur, bulunduğu ortamı çürütür.. Nefret hakim olur kalplerde. “İyilikle kötülük bir olmaz. Kötülüğü en güzel bir şekilde sav. Bir de bakarsın ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak bir dost oluvermiştir.” (Fussilet, 41/34.) ilahi hitap ile “İyilik güzel ahlaktır. Kötülük ise vicdanını rahatsız eden ve insanların bilmesini istemediğin şeydir.” (Müslim, Birr, 15) nebevi beyan doğrultusunda yayalım iyiliği, engel olalım kötülüğe. Helale koşalım O’nun (sas) gibi, haramdan sakınalım… Bitmek bilmeyen berekettir helal. Dokunduğu gönlü tok eder, girdiği yüreğe inşirah verir, bulunduğu ortamı rahatlatır. Sadakat hakim olur kalplerde. Haram ise çorak bir arazi. Dokunduğu gönlü bulandırır, girdiği yeri verimsizleştirir, bulunduğu ortamı körleştirir. Şüphe hakim olur kalplerde. “Artık Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği rızıklardan yiyin…” (Nahl, 16/114.) ilahi hitap ile “Helal de bellidir, haram da bellidir. İkisinin arasında birtakım şüpheli hususlar vardır ki insanların çoğu bunları bilmezler. Kim şüpheli şeylerden sakınırsa, dinini ve haysiyetini korumuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse, harama düşmüş olur…” (Buhârî, Îmân, 39) nebevi beyan doğrultusunda koşalım helale, sakınalım haramdan. Şahsiyetimizi imanla inşa edelim O’nun (sas) gibi… Sönmeyen bir nurdur iman. Dokunduğu gönlü aydınlatır, girdiği yüreği imar eder, bulunduğu ortamı ferahlatır. Hidayet hâkim olur kalplerde. Küfür ise boğucu bir duman. Dokunduğu gönle hasar verir, girdiği yeri tahrip eder, bulunduğu ortamı zehirler. Gaflet hâkim olur kalplerde. “Ey iman edenler! Allah’a karşı gereği gibi saygılı olun ve ancak Müslüman olarak can verin.”  (Âl-i İmrân, 3/ 102.) ilahi hitap ile “İmanın yetmiş küsur şubesi vardır. Bunların en üstünü “Lâ ilâhe illâllâh” (Allah”tan başka ilâh yoktur.) sözüdür. En alt derecesi ise yoldaki eziyet veren şeyleri kaldırmaktır. Hayâ da imanın bir şubesidir.” (Nesâî, Îmân, 16) nebevi beyan doğrultusunda imanla inşa edelim şahsiyetimizi. Zalimin karşısında mazlumun yanında olalım O’nun (sas) gibi… Toplumun temel taşıdır adalet. Dokunduğu gönlü fetheder, girdiği yüreğe güven verir, bulunduğu ortamı düzenler.  Hakkaniyet hakim olur kalplerde. Zulüm ise koyu bir karanlık. Dokunduğu gönlü yaralar, girdiği yeri ayrıştırır, bulunduğu ortamı ağlatır. Kasvet hakim olur kalplerde “Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah onları cezalandırmayı, korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” (İbrâhîm, 14/42) ilahi hitap ile “Zulümden sakının! Çünkü zulüm kıyamet gününde karanlıklar olacaktır.” (Müslim, Birr, 56.) nebevi beyan doğrultusunda duralım zalimin karşısında, olalım mazlumun yanında. Her zaman, her zemin, her mekan ve her daim O’nun (sas) gibi… Kaynak