Diyanet’ten Batıl İnançlarla Mücadeleye Yönelik Uyarı
Diyanet İşleri Başkanlığı, batıl inanışlarla mücadele kapsamında hazırladığı "Batıl İnançlar 2024" belgesiyle, toplumda yaygın olan batıl uygulamalara karşı önemli uyarılarda bulundu. Belgede, yoga, meditasyon, astroloji, reiki, falcılık, büyü ve uğursuzluk gibi inanışların İslam’ın tevhid inancına aykırı olduğu vurgulandı.
Huzur Arayışı, yoga ve Yanlış Yönelimler
Modern yaşamın getirdiği stres ve huzur arayışı, bazı bireyleri İslam dışı ritüel ve inanışlara yönlendiriyor. Özellikle Uzak Doğu kaynaklı yoga ve meditasyon uygulamaları, batıl inanışların en yaygın örnekleri arasında gösteriliyor. Diyanet, bu tür uygulamaların kökeninde Hinduizm ve Budizm gibi dinî ritüellerin yattığını ve Müslümanların bu tür ibadetlerden uzak durmaları gerektiğini belirtiyor.
Astrolojiye Bilimsel ve Dini Eleştiri
Belgede, astrolojinin bilimsel bir dayanağı olmadığı ve gaybdan haber verme iddialarının İslam’a aykırı olduğu açıkça ifade ediliyor. Kur’an-ı Kerim’de, gayb bilgisinin yalnızca Allah’a ait olduğu belirtiliyor: “Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır. Onları O’ndan başkası bilemez.” (En’am, 6/59). Buna karşılık astronomi ise bilimsel bir disiplin olarak kabul edilmekte ve astrolojiden tamamen farklı olduğu vurgulanmakta.
Ruh Çağırma ve Reenkarnasyon Tehlikesi
Ruh çağırma seanslarının ilmi ve dini açıdan temelsiz olduğuna dikkat çeken belge, bu uygulamaların insanların duygularını istismar ettiğini belirtiyor. Ayrıca reenkarnasyon inancının, İslam’ın ahiret inancına aykırı olduğu ifade ediliyor. Kur’an’da ahirete inanmanın imanın bir şartı olduğu hatırlatılıyor: “Onlar, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren kimselerdir. Onlar âhirete de kesin olarak inanırlar.” (Lokmân, 31/4).
Reiki ve Enerji Şifa Teknikleri
Reiki gibi enerji şifa tekniklerinin, dinî inançlarla ilişkisiz gibi gösterilse de aslında Budizm kökenli olduğu ifade ediliyor. Belge, bu tür uygulamaların, İslam’ın tevhit inancına aykırı olduğunu ve şifa arayışında doğru yöntemlere başvurulması gerektiğini belirtiyor.
Büyü, Sihir ve Falcılık
Belgede, büyü ve sihir yapmanın büyük günahlardan olduğu ifade edilerek şu hadis aktarılıyor: “Kim sihir yaparsa şirk koşmuş olur.” (Nesâî, Muhârebe, 19). Ayrıca falcılığın ve cinlerle irtibat kurma iddialarının da İslam inancına aykırı olduğu vurgulanıyor: “Kim de bir kâhine gider ve onun sözlerini tasdik ederse, Muhammed’e indirileni inkâr etmiş olur.” (İbn Mâce, Tahâret, 122).
Uğursuzluk İnancı ve Nazar
Toplumda yaygın olan uğursuzluk ve nazar boncuğu inanışlarının da batıl olduğu belirtiliyor. Hz. Peygamber’in, uğursuzluğa inanmayı şirk olarak değerlendirdiği hatırlatılıyor: “Uğursuzluğa inanmak şirktir.” (Ebû Dâvûd, Tıb, 24).
Sonuç ve Öneriler
Diyanet İşleri Başkanlığı, Müslümanların bu tür batıl inanışlardan uzak durması gerektiğini ve Allah’a tevekkül ederek, O’ndan yardım istemelerini öğütlüyor. Belgenin sonunda, bilinçli bir kulun kötülüklerden korunmak için Hz. Peygamber’in öğrettiği dualara sığınması gerektiği ifade ediliyor:
“Allah’ın gazabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve onların bana uğramalarından Allah’ın tam kelimelerine sığınırım.” (Muvatta’, Şa’r, 4)