Kurban ibadeti önemi ve kurbanlık namazı nasıl kılınır?
Kurban ibadeti önemi ve kurbanlık namazı nasıl kılınır?
Kurban ibadeti önemi ve kurbanlık namazı nasıl kılınır?
Gün geçtikçe azalttık kurban meselesini ve şimdi hayatımızın dışına gittik. En iyi yapanımız mesela büyükşehirlerde birilerine vekâleten kestiriyor. Çok az insan gidiyor o kurban kesim yerlerine. Çoluk çocuğu oraya götürüp o heyecanı orada taktırmanın imkânları fazla olmuyor derken o ibadet hayatımızdan çıktı gitti. Ve artık şunu konuşuyor insanlar. Yani kurban kesmesekte olur canım parayı fakir fukaraya da versek aynı şey sanki dinin sahibi mi haşa kendisiymiş gibi bu noktada kendine özgü fetvalarda veriyor. Mesele o değil ki. Mesele başka bir şey. Şimdi biz kurbanın değer ve kıymetini anlamadığımız için şartlara teslim oluyoruz. Ve o şartlar içerisinde zahmetsiz bir biçimde bu işin nasıl altından kalkabiliriz onun yollarını arıyoruz.
Ama biz eğer bu değerler sistemini yeniden Kur’ân’a ve sünnete inşa ettirirsek Allah Resûlü’nün dünyasında kurbanın nerede durduğunu anlasak, sahâbe bu işe nasıl bir anlam yüklüyor anlasak, bu noktada bazı şeyleri bizde hayatlarımızda değiştirmiş oluruz…Allah bizden bir şey istiyorsa almak için istemez. Vermek için ister. Bizden kurban kesmemizi istiyor. Haşa Rabbimizin ihtiyacı mı var? Eti, kanı kime ulaşıyor? Allah’a giden bir şey yok. Biz Allah için kesiyoruz kendimiz yiyoruz.
Kurbanın namazı var mı? Kurbanlık namazı nasıl kılınır?
Yazımızın İçindekiler
- 1 Kurbanın namazı var mı? Kurbanlık namazı nasıl kılınır?
- 2 Kurban kesmek yerine sadaka vermekle bu ibadet yerine gelmiş olur mu?
- 3 Kurbanın Kazası var mıdır? Önceki yıllarda kesilemeyen kurbanlar ile alakalı ne yapılır?
- 4 Kadınlar kurban kesebilir mi?
- 5 Zilhicce günlerinde zilhiccenin ilk on gününde saç ya da tırnak kesmek haram mıdır?
- 6 Hacca gitmeden Haccı yaşamak
Allah Resûlü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’den bize intikal eden böyle bir haber yok. Yani Efendimiz kurbanlık kesti onun arkasından namaz kıldığına dair. Ancak burada şöyle bir şey var. Netice itibariyle bir insan şükür namazı kılabilir. Kurban gibi bir ibadetin ifasına Allah bizi muhatap kıldığı için böyle bir imkân bize verdiği için ve biz bu ibadetimizi yapabildiğimiz için iki rek’at şükür namazı kılıp dua edebiliriz ama bilelim ki bunun sünnette birebir böyle bir şekilde bir karşılığı yok. Efendimiz’den, sahâbeden bu noktada bize intikal etmiş ve işin hükmünü oluşturabilecek herhangi bir dayanak yoktur.
Kurban kesmek yerine sadaka vermekle bu ibadet yerine gelmiş olur mu?
Asla gelmez. Çünkü ibadetlerin hükümlerini biz koyamayız. Ne cinsini, ne zamanını, ne şeklini tayin etme hakkımız yok bizim. Bu Şarî’nin hakkıdır. Şarî’ kanun koyucu. Allah’tır kanun koyucu Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’dir. Efendimizde zaten genelde konulmuş kanunları bize bu noktada tebliğ eder. Onun için bize bu noktada verilmiş hüküm belli. Hiçbir ibadet bir başka ibadetle karşılanmaz. Sadaka ayrı bir ibadet kurban ayrı. Kurbanın hükmü ayrı bir şey. Ne olursa olsun bu noktada kesme adına belli bir mükellefiyet noktasına gelen bir insanın onu yerine getirmesi gerekir, vekâleten ya da asaleten. Yani ister birine vekil vererek vekâlet vererek Bunu yerine getir ister kendisi yapar. Ama netice itibariyle bu ibadeti yerine getirmesi gerekir.
Kurbanın Kazası var mıdır? Önceki yıllarda kesilemeyen kurbanlar ile alakalı ne yapılır?
Kurban ibadetininin kazası yoktur. Netice itibariyle kurban belli vakitler içerisinde olması gereken bir ibadettir. Ama geriye dönük eğer imkânı olmuş olmasına rağmen kesememişlerse kardeşlerimiz en azından kefaret olsun diye o kurbanın sadaka bedeli hesaplanır, yani şeyi işte bedelinin üzerinden o miktar tasadduk edilir Allah yolunda. İnşallah o noktadaki sadakada geçmişteki o ihmalin kefareti olarak kabul edilir inşallah.
Kadınlar kurban kesebilir mi?
Evet, kesebilirler. Kurban kesiminde kadın ya da erkek noktasında bir fark yok. Asıl olan ehliyettär. Kesim yapmaya ehliyet sahibi ise o noktada kadın ya da erkek olmasın da fark yok ama soru sorulmuşken bu noktada da bir şeyi de söylemiş olalım. Asıl olan kişinin kendi kurbanını kesmesidir. Allah Resûlü Sallallahu Aleyhi ve Sellem de zaten bunu yapmıştır. Hacda Hac kurbanı keserken de aynısını. Hatta Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem her yaşına bir kurban kesmişti biliyorsunuz. Onu da yine kendisi kesmiştir. Ama tabi herkes bunu yapamayabilir. Yapamıyorsa orada hazır bulunanlardan, kesim işinde ehliyetli olan kimse kadın ya da erkek hiçbir farkı yok burada. Ehliyet sahibi olan kimse ona bırakılmalıdır, o kesilmelidir. Dolayısıyla kadınların bu manada eğer ehliyetleri varsa kesebiliyorlarsa onların kesmesinde hiç bir mahsuru yoktur. Aynen erkeklerin kesmesi gibi kabul edilir.
Kesme derken kurbanı boğazlayıp işin çıkması o derisinin yüzülmesidir. Kesme odur zaten. Asıl boğaz kesmedir. Ondan sonra zaten herkese el atabilir yani. Ama asıl önemli olan o kesim ilk anının gerçekleşmesidir.
Zilhicce günlerinde zilhiccenin ilk on gününde saç ya da tırnak kesmek haram mıdır?
Haram değildir. Ama böyle bir sünnet var. Bu pek bildiğimiz ya da hatırladığımız uyguladığımız bir sünnet değil. Soruda onun için önemli bir soru. Aleyhisselatu vesselam Efendimiz Müslim’de geçen bir hadis ki hadisi bize nakleden de Ümmü Seleme anamızdır. Eğer kurban kesecekse şahıs; kurban kesmeyecekse böyle bir şey yok. Kurban kesecekse ve o kesecek olan şahıs diyelim ki evin reisidir. Ama evde hanım var, çocuklar var, onlar için de değil bu. Sadece kurban kesecek olan şahıs için geçerli. Hikmetini de söyleyeceğim zaten. Zilhicce girdiği zaman kurban keseceği baştan belli ise bayrama kadar o günlere kadar tırnaklarını kesmez, tıraş olmaz. Nedeni şu: Neydi Zilhicce’nin asıl mahiyeti?
Hacca gitmeden Haccı yaşamak
Hatırlayın biz ihram giydiğimiz zaman artık tırnaklarımızı kesemiyoruz, tıraş olamıyoruz. Çünkü artık bedenimize bir dokunulmazlık geliyor. Hacca gitmeden Haccı yaşamanın anlamı olduğu için Zilhicce burada da olsak aynı sanki ihramda yapmışız gibi davranıyoruz ki o Haccın manevi ikliminin içerisine, o atmosfere daha farklı bir biçimde girmiş olalım. Dolayısıyla Aleyhisselatu vesselam Efendimiz bunun için bunu bize tavsiye ediyor. Ama bu tavsiyeyi tavsiye olarak bilmek gerekir. İşte Hanefilere göre mesela bunun hükmü müstehaptır. Şafiilere göre yapmamak tenzihen mekruhtur. Dolayısıyla hükmü de böyle bilelim. Ama bu en fazla o Haccı yaşama adına bir mesajla yapıldığı zaman aslında Allah Resûlü Sallallahu Aleyhi ve Sellemin o sünnetinin bize verdiği mesajı anlamış oluruz.
Sponsor Reklamlar Önem Arzetmektedir