Mekke’ye Kabeye Kavuşma Umre -2

Mekke ziyaretimizin birinci bölümünde…Haremi-Şerif’in içinde kalmıştık ve uğultulu seslerin içinde sanki kalp yerinden çıkacakmış gibi…

Ateş köz olur orda düşer aşık gönlüne

İnsan teessüf eder geçen bütün ömrüne

Değişmesin dünyayı Onun bir tek yerine

Vatan nedir mekan ne Kabe’yi gören bilir…

*  *  *  *  *  *

Hiç mesafe tanımaz yanar kalbin aşk ile

Öyle içten yanar ki gönlün gelemez dile

Orada masivayı insan düşünmez bile

Fani nedir baki ne, Kabe’yi gören bilir…

ZAMAN VE KALBİN DURDUĞU AN… KABEYİ İLK GÖRDÜĞÜMDE…

Haremi- şerifin içinde ve uğultulu seslerin içinde sanki kalp yerinden çıkacakmış gibi

Gözlerin kapalı olmasına rağmen  girmiş olduğun ortamın atmosferini tahmin edebiliyor insan… Ve işte gelen o muhteşem tekbir sesiyle

İnsanlar gözlerini açar ve karşılarında simsiyah örtüsüyle asil ve vakar duruşuyla karşımızda duran Kabe… İşte limit burası işte zirve burası işte kendinden geçtiğin ne olduğunu anlayamadığın ve kelimelerin bittiği kimseye anlatamayacağın bir an bir zaman bir vaka…

Evet KABE karşında senle konuşuyor sanki, senin için hazırlanmış sanki, sen daha önce buraya gelmişsin, sanki bu siyah eser senden bir parça ve hep seni düşündüren ben bu anı sanki bir yerden hatırlıyorum…

Gibi sorular geliyor aklına ama cevabını bulamıyorsun. Artık Kabe ile yüz yüzesin sanki sana bir şeyler anlatıyor sanki sana bak işte buradayım senin yıllardır hasretimi çektiğin ben gibi bir bakışı var…

Sende de bu bakışın karşısında sevinç hüzün gözyaşı ve tabi ki bir mahcubiyet var bir utanma var bir eziklik var…

Bütün bu sessiz olan muhabbetten sonra kabe sanki kişinin kendisiyle bir barış gerçekleştiriyor.

Her şey normale dönüyor iki taraf arasında muhabbet artıyor artık herkes Kabeyi gördü topluca. Bundan sonra onunla bire bir muhabbet etme zamanı özelde kendisiyle vakit geçirme zamanı..

Ve bol bol Kabemizi seyretme zamanı…

https://hacumrehaber.com/mescid-i-haram-mekke-kabe-tv-7-24-canli-yayin-izleyin/ 

Bu nasıl bir atmosfer Ya Rab Medine’de Hz. Peygamber sevgisi Mekke’de Kabe sevgisi insan korkuyor. Bir kalp bu iki sevgiyi kaldırabilir mi diye her an böyle bir aşkı kaldıramaz her an patlama korkusuyla yaşar insan… Ve artık Kabeyle hemhal olmanın vakti geldi herkes tavaf hazırlığına başlar niyetini yapar geçer hacerül esved in hizasına veee… BİSMİLLAHİ ALLAHU EKBER diyerek başlar kainatı dönmeye.

Tavaf Başlıyor…

İşte o an anlarsın ki dünyanın döndüğünü ve kainat ta her şey dönerek tavaf yaptığını anlarsın. Ve Kabe sana adeta ayna olur artık hataların günahların yanlışların hepsi aklına gelir.

Artık hepsini orada silmeye başlarsın tavaf yaparak her bir şavt ta bir günahından uzaklaşır bir yanlışından uzaklaşır ve her seferinde Kabe ile hem hal olursun…

Hele ki hacerül esvede geldiğinde hemen aklına Hz. Peygamberin hadis-i şerifi gelir…(HACERÜL ESVED ALLAHIN SAĞ ELİDİR.) Teberani… SİZLER ORADAYKEN SELAMLAMA YAPARKEN ALLAH LA SELAMLAŞMIŞ OLURSUNUZ. İşte bu selamlama ne anlama geliyor bu selamlama senin o güne kadar yaptığın yanlış hata ve günahları bir daha tekrar etmemeyi kapsayan bir sözleşme anlamı taşır. Bir nevi ya rabbi ben şu andan itibaren senin çizdiğin yoldan çıkmayacağıma senin koyduğun kanunlardan başka kanun tanımayacağıma senin helal ve haram çizgilerine dikkat edeceğime SÖZ veriyorum dercesine bir sözleşme. Ve bu sözleşmenin tasdiki imzası yada kaşesi ise hemen selamlamanın ardından yapılmaya başlanan dönüştür tavaftır.

Bu huşu ve huzur içinde yapılan tavaftan sonra sıra geldi hacer olmaya haceri duruşu sergilemeye.

SEF’A MERVE (SAY)

Evet İbrahim (as) Filistin’e gideceği zaman geride çölün ortasında Hz. Hacer ve oğlu İsmail’i bırakmış Hacer ise bizi bu sessiz ve çölün ortasında kime bırakıp gidiyorsun diye sorunca Hz. İbrahim sizi Allah’a emanet ediyorum derken Hz. Hacer o zaman tamam madem bizi Allaha emanet ediyorsun ondan daha güzel  koruyucu emanet edici yoktur deyip tam bir mü’mine kadın rolü üstlenerek cevap verir.

İşte say’a çıkarken Sefa-Merve’yi gördüğümüzde mü’mine kadınlarımız için hemen aklımıza hz. Hacerin fedakarlığı geliyor. İbrahimi bir dava için çektikleri yalnızlığa açlığa susuzluğa ve korkuya göğüs germiş bir KADIN…

 HZ.HACER…

Burada yapacağımız dört gidiş üç geliş olan say ibadetinde anlamamız gereken ALLAH’ın davasına Hacer gibi sahip çıkmak ALLAH’ın davasına fedakarlık yapmak ve bu fedakarlığın bir ANNE fedakarlığından çok bir Hacer olma bir Meryem olma bir asiye olmak dava kadını olma fedakarlığı… Mü’min erkeklerimiz için ise kadının İslamdaki yeri ve değerini anlamaya çalışmasıdır.

Nasıl bir kadın ki (bir köle)iken kalkıp öyle bir eylem yapıyor nasıl bir eylem ki yaklaşık beş bin senedir bir kere yapmış olduğu eylem erkek ve kadın Müslümanlara şart olmuş oluyor. İşte say’ımızı yaparken bu empatide olmak tefekkürde olmak nasıl ki Hacerül esvede verilen selamın bir anlamı varsa yapmış olduğumuz say’da bu manada anlam taşımaktadır. Bu eylemi de gerçekleştirdikten sonra sıra nefislerin en zayıf olduğu saç kesme eylemine gelir. Onu da inşallah bir sonraki yazımıza bırakalım. Dua ve selam ile…

SELAM OLSUN İBRAHİM’İ OLANLARA

SELAM OLSUN İSMAİL’İ OLANLARA

SELAM OLSUN MUHAMMED’İ OLANLARA

SELAM OLSUN DAVA ERLERİNE… .

Mekke , Kabe 2021